BİZE ULAŞIN

MAKALELER

Acele Kamulaştırma Davaları Hakkında Bilgilendirme

18.01.2021
Değerli ilgililer,

Sadece kamulaştırma ve kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davaları ile ilgilenen büromuz, İstanbul’un en çok kamulaştırma davası açılan ilçelerinden birisi olan Pendik’te yaklaşık  35 yıl önce kurulmuştur.

Güncel Kamulaştırma Hukuku uygulamaları 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu kapsamında yapılmaktadır.
Kamulaştırma davalarının daha da hızlı görülmesini sağlamak adına, 2942 Sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun 27.maddesi gereği yasada belirlenen şartların sağlanması halinde, Bakanlar Kurulu kararlarıyla (yönetim sisteminin değişmesiyle Cumhurbaşkanı Kararıyla) acele kamulaştırma kararı alınmaktadır.

Son yıllarda, acele kamulaştırma davaları Kamulaştırma Kanunu’nun tanıdığı sınırlarla bağlı kalmamış, büyük otoyol projeleri veya enerji nakil hattı projelerinde de kullanılır hale gelmiştir.
Davacı idare tarafından açılan Acele kamulaştırma davaları “değişik iş dosyası” olarak UYAP sistemine kaydedilmekte ve delil tespitine ilişkin usuller çerçevesinde gayrimenkulün sahibi olan kişiye/kişilere/tüzel kişilere hiçbir tebligat yapılmadan yürütülmektedir. Bunun sebebi de davaya herhangi bir müdahale olmaksızın tespit niteliğindeki bu davanın biran evvel neticelendirilmesi isteğidir.
Gayrimenkul sahibi özel veya  tüzel kişiler en çok bu noktada hataya düşmektedir. Şöyle ki; hasbelkader kamulaştırma kararından haberdar olan malik, haklarının savunulması için bir Avukat yetkilendirmek yerine, kendisine tebligat geleceğini düşünerek beklemekte ve bu da haklarının savunulması bakımından gecikmeye neden olmaktadır. Zira acele kamulaştırma davasında davalı taraf olarak adı geçen kişiye “sadece gerekçeli karar” tebliğ edilmektedir. Bu kararın zarfına ise adına yatırılan bedeli tahsil etmek için tebligatı gönderen mahkemeye başvurması gerektiği derç edilmektedir.
Dolayısıyla davalı kişiye tebligat geldiğinde bu aşamada artık;
- bedelin düşük olduğuna dair,
- el atılan alanın aslında daha fazla olduğuna dair veya
- acele el koyma kararıyla el koyulacak alanda bulunan evin-muhdesatın aslında daha büyük olduğuna dair hiçbir itiraz yapılamadan değer belirlenmiş olmaktadır. (Bu itirazlarını ileride açılacak bedel tespiti ve tescil davasında ileri sürebilecektir.)
 
Örneğin; 4 katlı ve bir de çatı katı olan taşınmazın acele el koyma davasında 4 kat olarak tespit edildiği durumlar olmaktadır. Yani çatı katı hiç fark edilmeyip, bedeli davalıya hiç ödenmemiş olabilmektedir. Bu kararla birlikte taşınmazın yıkıldığı durumda ileride açılacak olan bedel tespiti ve tescil davasında da çatı katının var olduğunu ispat etmek iyice zorlaşmaktadır. Bu ve bunun gibi sebeplerle değişik iş olarak kaydedilen acele kamulaştırma dosyaları, hak kaybına uğramamak için mutlaka Avukatla takip edilmelidir.
Özetle;
Taşınmazının acele kamulaştırılacağına dair haberdar olan kişi, gecikmeden ve tebligat gelmesini beklemeden (zira gelecek olan tebligat aslında dava dilekçesi değil mahkeme kararı olacağından) haklarını savunacak bir Avukatı yetkilendirmesini tavsiye etmekteyiz.
                                                                                                         
                                                                                                                                                                           Av. A.Furkan DEMİRCİ